TÜRK ŞİRKETLER HUKUKUNDA ULTRA VİRES İLKESİNİN DÜNÜ VE BUGÜNÜ


Özet Görüntüleme: 269 / PDF İndirme: 84

Yazarlar

  • Gökhan GÜNCAN Yalova Üniversitesi
  • Gökhan GÜNCAN Yalova Üniversitesi

DOI:

https://doi.org/10.46872/pj.401

Anahtar Kelimeler:

Ticaret Şirketleri, Ehliyet, Temsil, Ultravires İlkesi

Özet

Mülga 6762 sayılı Ticaret Kanunu m. 137 ticaret şirketlerinin ehliyetlerini (hak ehliyetini) şirket esas sözleşmesinde yer alan işletme konusu ile sınırlamıştı. Şirketin esas sözleşmesinde yazılı işletme konusunu aşan işlemler ultra vires işlem olarak nitelendirilerek yok hükmünde sayıldı . Yok hükmünde kabul edilen işlemler, hukuk dünyasında hiç mevcut olmadığından onları tekrar geçerli hale getirme imkanı da bulunmamaktaydı. Zira, mevcut olmayan bir hukuki işlem, en baştan itibaren geçersizdir; tarafların tamamının menfaati bunu gerektirse bile işlemi onay veya icazetle geçerli kılma olanağı yoktu. Anılan işlemi geçerli bir biçimde yapabilmenin tek yolu esas sözleşmeyi değiştirerek şirketin faaliyet konusunu anılan işlemi de içerisine alacak şekilde düzenlemek ve işlemi en baştan tekrar yapmaktı. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun m. 125 hükmü, -eTK m.137’de olduğu gibi- ticaret şirketlerinin tüzel kişiliğe sahip olduğunu vurgulamıştır. Ancak, TTK’den farklı olarak ticaret şirketlerinin ehliyetlerinin şirket sözleşmelerinde yazılı işletme konularıyla sınırlı olduğuna dair ibareyi kaldırmıştır. Böylece, ticaret şirketlerinin hak ehliyetinin bir sınırı olan ultra vires ilkesinden vazgeçilerek; ticaret şirketlerinin hak ehliyeti TMK m. 48 anlamında en geniş biçimde kabul edilmiştir. TTK m. 125 gerekçesinde de bu hususa yer verilmiş ve ultravires ilkesinin kaldırıldığı ifade edilmiştir. Dolayısıyla, ultra vires ilkesinden vazgeçilmesi hususunun Kanun oyucunun bilinçli bir tercihinin sonucu olduğu söylenebilecektir. Ticaret şirketlerinin esas sözleşmelerinde yazılı işletme konusu artık onların hak ehliyetlerini sınırlayan bir unsur değildir. Buna rağmen işletme konusu halen ticaret şirketleri için önemini korumaktadır. Ticaret şirketlerinin esas sözleşmelerinin zorunlu unsurlarını düzenleyen TTK m.213 , m. 339 ve m. 576 hükümlerinde işletme konusu, halen esas sözleşmede bulunması gereken zorunlu unsurlar arasında sayılarak, yerini korumaya devam etmektedir. Anılan hükümlerde şirket sözleşmesinde bulunması zorunlu unsurlar arasında, adı geçen şirket türlerinde ortak bir ifade olarak “esaslı noktaları belirtilmiş ve tanımlanmış bir biçimde işletme konusu” ibaresi kullanılmıştır. İşletme konusu ayrıca, ticaret şirketlerinde temsil yetkisinin kapsamını belirleyen TTK m. 233 ve m. 371 hükümlerinde, şirketi temsile yetkili olanların temsil yetkisini sınırlayan bir unsur olarak da varlığını korumaktadır. Bu hükümler değerlendirildiğinde anlaşılıyor ki, her ne kadar ticaret şirketlerinin ehliyeti bakımından ultra vires ilkesinden vazgeçilmişse de temsili bakımından ilke korunmaya devam edilmektedir. Çalışmada ticaret şirketlerinin ehliyetini işletme konusuyla sınırlayan eTK 137 ve ehliyeti en geniş anlamda tanımlayan TTK 128 hükümleri çıkış noktası olarak belirlenerek, ticaret şirketlerinin temsil yetkisini düzenleyen hükümler irdelenmiştir. Böylece, ultra vires ilkesinin ticaret şirketlerinin ehliyeti ve temsili üzerindeki etkileri mülga 6762 sayılı Ticaret Kanunu ve meri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde karşılaştırmalı olarak incelenmiştir.

İndir

Yayınlanmış

2021-11-15

Nasıl Atıf Yapılır

GÜNCAN, G., & GÜNCAN, G. (2021). TÜRK ŞİRKETLER HUKUKUNDA ULTRA VİRES İLKESİNİN DÜNÜ VE BUGÜNÜ. PEARSON JOURNAL, 6(15), 520–540. https://doi.org/10.46872/pj.401

Sayı

Bölüm

Makaleler